Kuantum fiziği temellerinin atılmasıyla beraber, insanlık bambaşka bir farkındalık düzeyine geçiş yapmıştır. Her şey Max Planck adında Alman bir teorik fizikçinin, ışığın dalga gibi değil, parçacık gibi davranabileceğini düşünerek kuantum mekaniğinin temellerini atmasıyla başladı. Daha sonra Einstein, Bohr, Schrödinger ve pek çok ünlü fizikçi Planck'ın temellerinin üzerine yeni taşlar dizdiler ve Kuantum Fiziği ortaya çıktı. Elementlerin tüm özelliğini gösteren, bilinen en küçük parça atomdur. Ancak atom altı parçacıklar özellikle maddenin en küçük yapıtaşı olan, bölünmediği düşünülen, atomla ilgili bilgilerin değişmesine yol açmıştır. Kuantum mekaniği atom altı parçacıkları inceleyerek, evreni ve bizi oluşturan maddeyi yani özümüzü kavramamıza yardımcı olur. |
|
Kuantum fiziği, fiziksel maddenin enerjiye dönüştüğü bir alana sokar bizi. O alanda artık atom altı parçacıklar, hızla hareket eden enerji parçacıklarıdır. Daha da ötesi bu parçacıklar insan düşüncesinin yaydığı enerjiye yanıt verirler. Kuantum düşünce yaklaşımı işte bu gerçeğin fark edilmesi üzerine ortaya çıkmıştır.
Kendi bilincimiz çerçevesinde düşüncelerimizi eyleme geçirip sonucu oluşturduk. İşte kuantum düşünce tekniği, üst nitelikli bir düşünce tekniğidir. Derin düzeyde, atom altı alanda etkili olabilecek tarzda bir yaratıcı düşünme biçimidir. Özel bir bilinç düzeyine girerek özel olarak kurgulanmış sözel ve imgesel oluşumları içerir. Hayatın her alanında öncelikle kendimizin farkına varmak ve gücün bizde, içimizde olduğunu fark etmektir.
Bu düzeydeki insan hayatını kontrol edecek güce sahiptir.
Zeynep OMAK
Eğitim Danışmanı & Eğitim ve Öğrenci Koçu